veda
-
Bugün dağların dumanı aralandı, hoş geldin Bugün dağların dumanı aralandı, hoş geldin Ah, ışıklar içinde kaldım, yandım, efendim Ah, ışıklar içinde kaldım, yandım, efendim Sen bana yangın ol, efendim, ben sana rüzgâr Tutuşsun gün, yansın geceler, zamanımız dar Sen bana geç geldin, ben sana erken Tutuşsun gün, yansın geceler, vaktimiz varken Bugün günlerden güzellik, sefa…
-

Ve artık onsuzluk… O günden sonra daha yeni yeni içten gülebilmeye başladım hayata, sadece onu değil gülümsemeyi de özlemişim. Bir de çikolatayı, sütlü… Bir daha hayatımda o olmayacak, bunu da kabullendim sonunda… Artık kendime dönmem gerek. Nereden başlayacağımı bilemezken; tanıdık bir çift gözle karşı karşıya gelmeye cesaret ettim sonunda… Sahi neydi beni korkutan? Kırılgan yanımı…
-
Keşke vedalaşabilseydik… Yalnızca sevdim, hesapsız kitapsız. Evet yanlış zamanda, evet zor şartlarda, ama doğru hislerle… Veda etseydi canım çok yanardı, ama ona haksızlık etmemek için bunu kabullenirdim. Geriye dostluğumuz kalırdı… Ben ona sadece sevgimle yaklaşırken o beni sessizliğiyle cezalandırdı. Hikayemizi sessiz bir boşlukta bıraktı. Sustum, çünkü o sustu, bekledim… Beklerken sessizliği de net bir cevap…